16 Mart 2012 Cuma

Yerli malına raf ambargosu


Yerli malına raf ambargosu
Yerli malına raf ambargosu
Dev marketlerin rafları cari açık yaratan karadeliklere dönüştü. Neredeyse tamamı yabancı sermayeli market zincirleri raflarda çifte standartla yerli üreticiye adı konmamış ambargo uyguluyor. Tüketim malı ithalatı bu yüzden rekor kırıyor

  • Küresel market zincirleri rafları yerli üreticiye kapamaya başladı. Raf kiraları Boğaz'daki villaların değeriyle yarışıyor. İthal ürünler raflarda sadece kira bedeliyle yer bulurken yerli üreticiye ise elektrik faturasından personel giderine kadar marketin tüm masrafları fatura ediliyor. Yerli üretimi rafa sokmamanın bedeli ise Türkiye'ye 30 milyar dolarlık tüketim malları ithalatı olarak dönüyor.
Cari açığı şişeren bu sistem istihdam ve yerli üretimin de önünde engel teşkil ediyor. SABAH olarak raflardaki bilinmeyen ekonomiyi araştırdık. Buna göre büyük bir markette 25 metrelik bir rafın aylık kirası 7 bin 500 TL'den başlıyor. Bu da neredeyse Boğaz'daki dairenin aylık kirasından daha fazla. Ayrıca yerli üretici sadece bu kira bedelini ödemekle kalmıyor. Rafa girmek isteyen işletmeler, marketin elektrik, temizlik, ısıtma ve personel gideri gibi masrafları da ödemek zorunda bırakılıyor.

KOBİ DIŞLANIYOR
Satışların geri ödeme takvimi en erken 6 ay sonra başlıyor ve vadeli olarak gerçekleşiyor. Ekonomik gücünü kullanan markalar en değerli alanları kaparken, özellikle KOBİ'ler raflardan dışlanıyor. Sadece hipermarketlerde değil mahalle süpermarketlerinde de benzer durum hakim. Yerli markalar isyanda.

KÜÇÜK ÜRETİCİ YOK EDİLİYOR
Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Bendevi Palandöken ise farklı isimler altında toplanan bedellerle küçük üretici ve KOBİ'lerin yok edildiğini söyledi. Pazarı üç uluslararası hipermarket grubunun domine ettiğini dile getiren Palandöken, "Zaten uluslararası bir markete ürününü koyan üretici elini verince kolunu alamıyor. Sonunda ya raftan çıkıyor ya da yüksek maliyetleri ödemek zorunda kalıp zarara giriyor" dedi.

TÜKETİCİYİ KANDIRIYORLAR
Reis Gıda'nın sahibi Mehmet Reis ise "bıçak kemiğe dayandı" dedi. Raf bedelleri böyle gittiği sürece hem üreticinin hem de tüketicinin daha fazla üzüleceğini vurgulayan Reis, "Yıllardır bu konuyla ilgili sesimi duyurmaya çalışıyorum. Marketler firmaları hem maddi hem de psikolojik bunalıma sokuyor" dedi.

ZİNCİR MARKETLER YERLİ ÜRETİCİNİN KANINI EMİYOR
Geçen yıl markalaşmaya karar verip, ürettiği kurabiye ve tatlı ürün grubuyla market raflarına giren Ayso Gıda, raf bedellerine dayanamayıp hem zincir marketlerden çıktı hem de kurabiye işini bırakmak zorunda kaldı. Firmanın sahibi Kemal Sofuoğlu, şunları söyledi: "1 lira bile kazanmadığım zincir marketler koca bir borç listesi çıkarıp işi icraya kadar götürdüler. Rafa bile çıkarmadıkları, depoda beklettikleri ürünlerim için ödeme istediler. Sonra da iade için de ayrıca fatura kestiler."

30 MİLYAR DOLARLIK AÇIK
Küresel markalar rafların hakimi olunca en basit ürünlerde bile ithalat patlaması yaşanıyor. Her gün market raflarında gördüğümüz ürünler hem dış ticaret ve cari açığını şişiriyor hem de işsizliğin yüksek kalmasını sağlıyor. Türkiye, sadece geçen yıl 30 milyar dolarlık kişisel tüketim ithalatı ile yeni bir rekora imza atmıştı.

FİYATININ YÜZDE 20'Sİ RAF BEDELİ
Rakiplerin bulunduğu rafta ürün satışı yapabilmek için üretici hipermarkete ürünün birim fiyatının yüzde 10-20'si arasında raf bedeli ödüyor. Raf bedelinde oran marketin bulunduğu lokasyona, satış potansiyeline, ürünün bulunduğu kategoriye ve o kategorideki marka sayısına göre değişiyor.

KOBİ'NİN RAFA GİRME BEDELİ
* Raf kirası
* İnsert
* Teşhir bedeli
* Mağaza açılışı
* Ciro primi
* Raf personeli bedeli
* Aydınlatma gideri
* Promosyona katılım bedeli
* Listeleme bedeli

9 Mart 2012 Cuma

İthal ikamesi geri dönüyor

İthal ikamesi geri dönüyor

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Yatırım Teşvik Paketi’ne ilişkin, Türkiye’de üretimi olmayan, az olan ya da Türkiye’nin ağırlıklı olarak ithal ettiği ürünlerin ülkede üretilmesi durumunda o sektör ve ürünlere yoğunlaştırılmış teşvik getireceklerini belirtti. Bir dizi temasta bulunmak üzere Singapur’da bulunan Babacan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Babacan, Yatırım Teşvik Paketi’ne ilişkin bir soru üzerine, bu konunun cari açığı doğrudan çözecek bir paket olmadığını, cari açık sorununun çözülmesine yardımcı olacak unsurlardan biri olacağını söyledi.

Yoğunlaştırılmış destek
Henüz Türkiye’de üretimi olmayan, üretimi az olan ürünlerin ya da Türkiye’nin ağırlıklı olarak ithal ettiği ürünlerin Türkiye’de üretilmesi durumunda, bunun ciddi bir katma değer oluşturacağına işaret eden Babacan, “O sektörlere ve ürünlere biraz daha yoğunlaştırılmış teşvik getirmiş olacağız” dedi. Babacan bunun detaylarının Başbakan Erdoğan’a sunulduğunu belirterek, pakete son  halinin verilmesinin ardından kamuoyuna açıklanacağını ifade etti.
AB’deki borç krizi hakkında da kısa bir değerlendirme yapan Babacan, durumun yılbaşına oranla daha iyi gibi göründüğünü bildirdi.  Avrupa Merkez Bankası’nın aldığı kararların olumlu yansımaları olduğunu, ayrıca 25 ülke liderinin mali anlaşma konusunda mutabık kalarak, mali uzlaşmaya gittiklerini belirten Babacan, uygulama safhasında ne yapılacağının izlenmesinin önemli olacağını kaydetti. Babacan, en kötü senaryo için dahi Türkiye’nin kurumlarına hazır olmalarını söylediklerini ifade etti